Yerebatan Sarnıcı, AyaSofya'nın güneybatısında bulunur. Bizans döneminde İstanbul'un su ihtiyacını karşılıyordu. İstanbul'daki sarnıçların en büyüğüdür. Uzunluğu 140 m. genişliği 70 m.olan sarnıç toplam 9800 m2 bir alana sahiptir. Her sırada 28 sütun, 12 sıra halinde yerleştirilmiş birbirinden 4 m. 90 cm. aralıklarla dikilmiş toplam 336 adet mermer sütun bulunmakta olup, her sütunun yüksekliği 9 m.dir.
Google Maps - Yerebatan Sarnıcı

Yerebatan Sarnıcı Tarihi :
Doğu Roma İmparatorluğunun en parlak devri olan 6.y.y.da İmparator Justinianus tarafından yapılmıştır. Sarnıcın suyu İmparator Justinianus tarafından şehrin 19 km. uzağında bulunan Belgrad Ormanlarından getirilmiştir. 1985 yılından bu yana İstanbul Büyük Şehir Belediyesi tarafından restore edilen sarnıç, ömrünü tazelemiş bir kültür varlığı olarak 9 Eylül 1987 tarihinde yeniden açılmıştır.

Yerebatan Sarnıcı, AyaSofya'nın hemen yanında bulunmaktadır.
AyaSofya nasıl gidilir ?
Tramway ile gidilebilir :
Eminönü-Zeytinburnu tramwayında Sultanahmet durağında indikten sonra Ayasofyaya'e doğru 1,2 dk yürüyerek varabilirsiniz.
Eminönü ve Beyazıt'tan yürüyerek gidebilirsiniz
İETT Şehir otobüsleri - Eminönüden Geçen Halk Otobüsleri
İETT Şehir otobüsleri - Beyazıta Giden Halk Otobüsleri

Yerebatan sarnıcının içindeki suda çok sayıda balık görebilirsiniz. Bence, Yerebatan sarnıcı olağanüstü bir yer kesinlikle görülmesi gereken yerlerden biridir. Ayrıca bazı konser,tiyatro gibi etkinliklerde olmaktadır.
Yerebatan Sarnıcı Etkinlikleri

Medusa
Sarnıcın kuzeybatı köşesindeki iki sütunun altında kaide olarak kullanılan iki Medusa başı Roma Çağı heykeltraşlık sanatının şaheser örneklerindendir. IV. yüzyıla ait bu başların hangi yapıdan alınarak buraya getirildiği konusunda kesin bir bilgi yoktur.
  Medusa'yla ilgili mitolojiye dayandırılan bir söylentiye göre Medusa Yunan Mitolojiisnde yeraltı dünyasının dişi canavarı olan üç Gorgorana'dan biridir. Bu üç kız kardeşten yalnızca yılan başlı Medusa ölümlüdür ve kendisine bakanları taşa çevirme gücüne sahiptir. O dönemde büyük yapıları ve özel yerleri kötülükten korumak amacı ile Gorgona kafalarının resim ve heykellerinin konulduğu, Medusa'nın da bu düşünceyle buraya konulduğu zannedilmektedir.
  Yine bir rivayete göre Medusa siyah gözleri, uzun saçları ve güzel vücudu ile övünen bir kızdır. Yunanlı Tanrı Zeus'un oğlu Perseus'u sevmektedir. Tanrıca Athene'de Perseus'u sevmekte ve Medusa'yı kıskanmaktadır. Athene Medusa'nın saçlarını korkunc yılanlar biçimine sokar. Artık Medusa kime baksa, baktığı kimse taş kesilir. Perseus Medusa'nın büyülendiğini düşünerek başını keser ve kesik başı eline alarak savaşlara katılır. Başı görenler taş kesilir ve Perseus savaşları kazanır. Bu olaydan sonra Medusa'nın eski Bizans'a kılıç kabzalarına ve sütun kaidelerine ters ve yan olarak işlendiği söylenmektedir.